BENİM ÇİZGİ FİLMLERİM

3/30/2016

         HEİDİ-İLE-ÇOCUKLUK

Benim sinemalarım gibi afilli bir başlık değil farkındayım. Ama bu çizgi filmler, unutulmayan sinemalar, kütüphanede hep saklanılan kitaplarımız kadar yer etti kafalarımıza. Şimdi düşündüğümde güzel mesajlar kalmış aklımda. Kavga yok, entrika yok, dayatılan imajlar yok. Tam çocuk kafası, hareket, arkadaşlık, biraz serüven ve bolca gülümseme. İşte benim çizgi filmlerim...

Heidi... Sen gerçek olsan ve çok olsan ne iyi olurdu. Ama bir çizgi karaktere bu duyguyu verebildiler ya, helal olsun. Heidi bize dağları, sade hayatı, doğayı, yardım severliği anlattı. Belki Alplerde geçen hayatı, bir Japon çizmişti ama biz hiç yabancılık çekmedik. Bu arada, benim gibi Heidi severler müjde! Heidi, 15 nisanda sinemalarda...
                                     
Ayı Yogi... Türkçe seslendirmesini yapan kişinin bizden kelimelerle sevdirdiği, sık sık "efem" diyerek kibarlığı ile ayılıkta çığır açan bu karakter, en yakın arkadaşı Boo boo ile piknik sepeti-korucu-orman üçgeninde maceralar yaşar. Aynı konunun tekrarından sıkılır mıyız, asla... Bir de  Akıllı Bıdık var tabi. Bu kovalamaca içerisinde ağır ağabey havasında, yavaş konuşan, oturaklı, sevimli mavi bir köpek...

                                AYI-YOGİ-PIKNIKTE 
                 
Tom ve Jerry... Kedi-fare kovalamacası üzerine yazılmış bir destan adeta. Hep yarıştılar ama hiç kazanan olmadı. Yarışı izleyen bizler ise, ne birini tuttuk ne ötekini. Kendini kaptırıp, izlerken "ay ev mahvoldu!" diyen büyükler ve kedi-fare kovalamacasını izlemekten yorulup uykusu gelen minikler. Bizler bu didişmeden dostluk mesajı çıkarttık. Tatlı tatlı didişip, birbiri olmadan asla yapamayan arkadaşlık öyküleri izledik... Ağaçkakan Woody'de benzer bir kovalamaca izlettirdi bize, ancak onun ki insanlara karşıydı ve hep o kazandı. Sayesinde kuşlara bakışımız değişti, kuş beyinli lafını çıkaranın da onu tanımadığı kesin...
         
                   TOM-VE-JERRY-KOVALAMACA

Taş Devri... Çakmaktaş ve Moloztaş ailesi, komşularımızdır, akrabalarımızdır. Öylesine kabul etmişiz onları, arabanın tabanını delip -yaba daba duu- deyip gideceğimize inandık neredeyse. Adı taş devridir ama şimdi bile olmayan modern yaşam gereklerinin çoğu vardır. Çizgi film karakterleri kadar, onları kurgulayan Hanna-Barbera'yı da tanırız. Zira kaptırıp gittiğimiz için, jenerik yazılarını da bir süre okumuşuzdur.
          
             TAŞ-DEVRİ-MACERASI

Jetgiller... Baktılar ki biz Çakmaktaşları çok sevdik, bu defa gelecek zamandan bir aile. Bugün dahi olmayan, yakın zamanda da zor görünen bir yaşam modeli... Robotlar, uzay dolmuşları, ışınlanma tüpleri... Ama diyaloglar, heyecan ve komedi aynı. İnsan, her zaman aynı insan da, bunları yazanlar kesin NASA'da çalışıyor ve bu işi de hobi diye yapıyorlar. 
Bir çizgi filmimiz bile yok derdik, artık var çok şükür. Artacak, güzelleşecek, bizi anlatacak. Üstelik bizimkilerin işi daha kolay, NASA filan yok bizde, beklentilerimiz düşük en azından.

Kimler geldi, kimler geçti... Çizgi filmleri hep severek izledim, büyüdüm, anne oldum. Kızlarımla da izlemeye devam ediyorum. Son gözdem, Koyun Shaun...
Akıllı, delikanlı, protest bir koyunun maceraları. Bu animasyonla -koyun gibi olmak- deyimi geçerliliğini yitirdi. Tavsiye ederim, izleyin.
                
                  Shaun the Sheep!:
                
Çocukken, çizgi filmler hep olsun büyüyünce de izleyeceğim derdim. Sanırım benim gibi milyon tane çocuğun duası kabul oldu ve animasyon filmler çıktı ortaya. Hemen söyleyeyim Kayıp Balık Nemo değişmez favorimdir, Arı filmi de ikinci sırada. Mesaj kaygılı, güldüren, düşündüren, küçükler kadar büyükleri de hedefleyen animasyonlar. Yalnız dikkatli olmakda fayda var, bu yabancı yapımcılar sevimli görünen her şeyin içine bir fesat katmayı da çok iyi beceriyorlar...

You Might Also Like

10 yorum

  1. bende rafadan tayfaya bayılıyorum ya.çok şekerler hele o tombik hayri yokmu?

    YanıtlaSil
  2. Kime sorsanız vardır bir kahramanı, kendisi,çocuğu, torunu için... Hepsine sıra geliyor..

    YanıtlaSil
  3. Ah, Heidi...Hala özendiğim kulübe ve sakin,güzel,iyilikle dolu bir yaşantı. Tarifi imkansız güzellikteki dağlar. Dostluk,ille de sevgi. İnsana,tabiata,hayvanlara... Keşke hayatı hep Heidi gibi yaşayabilseydik. İlk kitaptan sonra "Heidi Okulda" diye bir kitabı daha vardı. Öğretmen olmuştu. Öğretmenliği seçmemdeki en önemli etkenlerden biri oldu. Biri de Reşat Nuri'nin Çalıkuşu.

    YanıtlaSil
  4. Heidi, herkesin başarmak isteyip de yapamadığı -özgür ruh-... Özgür, düzene karşı olmayı kalıplara sokmaya çalışanlara küçük kızın cevabı..

    YanıtlaSil
  5. Ah sabah sabah içimi ısıttı bu yayın, sinema haberine sevindim, teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  6. Çocuk dünyası hep böyle, sıcak ve sevinçli. Sinema haberine ben de sevindim,sevgiler...

    YanıtlaSil
  7. Ben de hala çizgi film izleyenlerdenim. Oscar Çöllerde'yi öneririm denk gelirsen mutlaka izle.

    YanıtlaSil
  8. Oscarı biliyorum, bizim evde onun fanları var. Kahkaha garanti çizgi filmlerden, bitirim karakter.

    YanıtlaSil
  9. Merhaba,

    Çizgi film şahane bir şey. İzledim, izliyorum, izleyeceğim :)

    Renkli günler!

    YanıtlaSil
  10. Merhaba, çizgi film hayatın karikatürize edilmesi biraz da... Küçükken çizgi kısmı, büyüyünce de hayatı ne güzel anlatıyor kısmı insanı çekmeye devam ediyor. Size de renkli günler...

    YanıtlaSil

Popular Posts

Like us on Facebook