YOLCULUK NEREYE?

5/03/2016

                       
                      ÖTELERE-YOLCULUK

Amaçsızca gezen bir seyyah olabilir miyiz? Yolculuğu sadece bu dünyayla sınırlı sayabilir miyiz? Herkes istediği cevabı verip, inanır. Bir sıkıntı yok. Ama hakikat ve "YOLCULUK NEREYE" sorusunun karşılığı tek. İster beyaz ışık ister berzah ister toprak deyin. Yokluk yok, adem yok. Sadece farklı bir alem ve ebediyete doğru yolculuk var...
Hayatı ve kendimizi hep sorguluyoruz ya, ben bir yolcuyum desek ve yol-yolculuk üzerinden neden-niçinleri çözmeye çalışsak işimiz epey kolaylaşıyor.

"İnsanda, cisimden başka nasıl akıl, kalp, ruh, hayal, hafıza gibi manevi vücudlar var... Elbette insan-ı ekber olan alemde ve şu insan meyvesinin şeceresi olan kainatta, alem-i cismaniyetten başka alemler var. Hem alem-i arzdan, ta cennet alemine kadar her bir alemin birer seması vardır..."*

Alem bu kadar çok tabakalı ve derinlikli iken niye dünya yolculuğuna sıkışıp kalayım? Yolculuk nereye hemşehrim, diye soran nefsime "Ezelden beri yoldayım, şimdi buradayım ve ebede gidiyorum." cevabını niye vermeyeyim? Kem küm edeni kimse dinlemez, içimdeki mi dinleyecek. Dünyayı dolaşmak, her şeyi geride bırakıp özgürce gezmek, görmek bu kadar cazip gelirken işitenlere, niye dünyayı geride bırakıp, var olan başka alemlere yolcu namzeti olmak inanılmaz olsun, gereksiz olsun?

YOLCULUK NEREYE? En hafif olduğum, en olmadığım yere. Kısıtlı algılarımızı yaşadığımız dünyadan, sınırsız algıların tecrübesini yapabilme yolculuğuna. Vaad edilen, sen de yapabilirsin denilen miracı yaşamaya. Elimizin uzandığı, gücümüzün yettiği, nefesimizin bittiği noktaya kadar...

Her şeyiyle bize rehber olan ve yapabilirsiniz diyerek bizi teşvik eden Peygamberimiz'in (Sav) yolunda, kendi miracımızı yaşamak bize nasip olsun. Miraç'dan bize hediyelerle dönen ve kulluk yolculuğunda bunları bize yolluk veren Peygamber Efendimiz'e (Sav) binler salat-u selam olsun...

"Ayetlerimizden bir kısmını Ona göstermek için kulunu bir gece Mescid-i Haram'dan alıp, çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksa'ya seyahat ettiren Allah, her türlü noksandan münezzehtir. Şüphesiz ki O her şeyi hakkıyla işiten, her şeyi hakkıyla görendir."**


*31.söz (Mirac-ı Nebevi)
**İsra 17/1

You Might Also Like

10 yorum

  1. Teşekkürler... içimi aydınlatan bir paylaşım olmuş

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben teşekkür ederim, kalpten kalbe yol var. İçimizdeki aydınlığın devamı ve çoğalması dileğimle.

      Sil
  2. Ah bir bilsek birde bildiklerimizi uygulayabilsek, herkesin bir yolu var ama kimi engelli kimi dümdüz kimi taşlık, işte önemli olan galiba bu yolda çizgimizi bozmadan yola devam etmek..

    YanıtlaSil
  3. Çiğdem Hanım öncelikle hoş geldiniz, uzun bir ara oldu, inşaallah her şey yolundadır ve daha iyi olur. Aslında en önemli noktayı Siz söylediniz, çizgimizi bozmadan sırat-ı müstakim üzerinde devam edebilmek. Dualarımız ortak, kabul olması dileğiyle.. Çok sevgiler...

    YanıtlaSil
  4. HAYIRLI KANDILLER :)

    YanıtlaSil
  5. "Uzun görünür görünce yol bir dakika miktarınca..." Gönül gözü açık Veysel Usta'nın. Bize de nasip olur inşaallah.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnşaallah. Yapabilirsiniz denmiş, üstümüze düşeni yapalım yeter.

      Sil
  6. Geçmiş miracınız mübarek olsun. Güzel yazı. Kaleminize sağlık.

    YanıtlaSil
  7. Aslında sık sık bu soruyu sormak lazım kendimize, yolculuk nereye...nereye gidiyorsun? Gitmek istediğin yer olman gereken yer mi yoksa olman gereken yere gitmen için bir bahanen mi var? Ben çokça soruyorum bu soruyu kendime. Olmamız gereken yere gitmek nasip olsun hepimize. Başka yollara sapmadan tam istikamete gitmek...

    YanıtlaSil
  8. Yolcu olduğunu bilmek güzel. Yaşayarak, görerek geçen bir zaman. Hem hedefini biliyorsun, hem yol alıyorsun. Hepimize, her yolumuzda istikamet nasip olsun.

    YanıtlaSil

Popular Posts

Like us on Facebook